Kayıtlar

Aralık, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İlle de İnsan

 Üzüntülerde boğulmak arzusu içindeyim. Kin ve nefret içinde hapsolmuş bu kirden asla kurtulamayacağımı bilip yetmezmiş gibi yeni bakteriler ürettiğimi düşünüyorum.  Kavga eden iki insan gördüm dün. Daha evvel pek çok kez şahit olduğum bir durumdu bu. Şaşırmam absürd olandı. Sonra bu gün okula giderken çöpte bir şeyler arayan birine rast geldim. Gözlerimin önüne dayattı minibüsçü, tam yanımızda çöpte bir şeyler arıyordu insan. Sıkı giyinmiş olduğunu görünce teselli buldum. Hava çok soğuktu.  İnsanız dedim önce.  Sonra canlıyız daha öncesinde. ***  Böyle insancıl insancıl kendimi üzerken gece şiir astığım sitelerden birinde vefadan bahseden bir yazıya yorum düştüm. Yorumlamayı pek beceremiyorum. Bu sebeple blog yazısı niteliğinde bir yorum oldu.  Anasayfaya tıkladım ve daha evvel aramızda anlaşmazlık çıkan bir beyefendi yazı asmış. Tam da aklımdan geçiyordu. Neymiş bakayım diye tıklayıverdim. Önemsediğim bir şaire vermiş veriştirmiş. Özel üye olduğundan yazısına gittiğimi gö

Her Yer Her Yerde

Resim
 Ah bu tabir...  Düşüncelerden kurtulabilmek için temizliğe sığınacağım birazdan ve takıntılarımı sonuna kadar kullanıp içinden çıkmayacağım boyuta kadar geldiğimde geri kalan kısmını üstün körü yapıp bitireceğim. Kendime daha şahane bir dert bulamıyorum açıkçası. Bütün hıncımı bedenimden alacağım, yoracağım onu.  En son dün akşam müthiş bir soğuk vardı Uşak'ta. Şahane bir sis kaplamıştı ortalığı. Hava ile kendimi özdeşleştirip ona dokunabilmek için montumu üstüme geçirip öylece çıktım. Şalımı yanıma aldığım için kendime kızdım. Yüktü şimdi bana... Soğuk havanın hasta etme riskini göğüsledim. Korku ve hazları birlikte ağırlamak iyi geldi.  Düşünmeye ara verdim. Çok gerçekçi bir rüya gördüm, herkese olur. Gözüme gelen bir şeyle uyandım uykumdan ve ölümü görmek üzere tekrar kapadım gözlerimi. Ölüyle konuşup şimdi senin sorgulanman gerekmiyor mu ne işin var üzerimde dedim. Öldüm ben soğuk yerde tutulmam gerekiyor deyip üzerime bıraktı tüm ağırlığını. Soğuk olan mekan benim bede

...

 İçimde çığlıklar atıp feryatlar koptu istemsiz. "Düşünüyorum. Sorguluyorum. Susmuyorum." Sesimi anlıkta olsa kendim bile duyamadım öfkemden. Dilimi sustursam da iç sesimi susturamadım kendime bir türlü. Hiçbir cam parçası uyuşmadı mozaik oluşturmaya yeltendiğim aynama. Bir poşetin içine sıkıştırdım parça parça düşüncelerimi. Vurdum üstüne sert bir materyalle. Biraz da duvara çarptım. Parçalar oturacaktı bu sefer yerlerine. Uyum sağlamayanı fırlattım bir köşeye. Susmadı içimdeki isyankar ses. Yeni bir mozaik yapmayı arz etti Fikrime yatırdı bu ıslahatı. Uslanmayacaktım işte! Son olarak; Edepsiz hayalleri ahlaksız değerlere yordum. Değerlere tapan anlayamadı beni. *** Bu da böyle gelen bir yazı oldu.

Kim Dedi Kim!?

 Yoğun geçen 10 gün sonrasında nihayet Uşak'a gelmiş bulunmaktayım. Epey bir yorgun ve yoğunum. Nereden başlayacağımı da kestiremeden aklıma esen yerden giriyorum konuya.  Malum KPSS'ye girdim yazın. Eğer kazanırsam arkama bakmadan bırakıp gideceğim bu okulu sözde. Bayağı da alıştırdım kendime bu fikri. Puanım da fena değil hani. Hiç çalışmadan iyi bile almışım. ÖSS döneminde nasıl kazıdıysam artık beynime ömür boyu o yük bilgilerle dolanacağım. Çünkü asla gündelik yaşamıma uyarlayamadığım bilgiler. Uyarlama yetim yok.  İnfaz koruma memurluğuna başvuracağım. Devlet elinde olan bilgilerimi tekrar istiyor benden. Bunları toparlayabilmek için epey çaba sarf etmem gerekiyor. Adliyeye gidip bir belge aldım sırada diploma fotokopisi var. Diplomam üniversitede olduğu için mezun olduğum liseme gittim. Bir takım müdürler değişmiş. İki bina idi biri imam hatip olmuş falan. Düz olanına gittim. Kalabalık bir ortamdı. Müdür beyi sordum gösterdiler "merhaba ben bu okuldan mezunum&q